Hurma, bilinen en eski meyve çeşitlerinden biridir. Yunanlı tarihçi Heredot, incilde ‘hayat ağacı’ olarak adlandırılan hurmadan, tatlı ihtiyacını karşılayan bir yiyecek ve şarap yapımında kullanılan meyve olarak söz etmektedir. Hurma; lezzetli, gıda değeri yüksek ,besleyici ve şifalı niteliklere sahip bir meyvedir. Son zamanlarda keşfedilen faydaları nedeniyle, hem gıda olarak hem de yardımcı tedavide kullanılmaktadır.
Hurmanın taze meyvesinde % 60-65 ve Acuva denilen kuru meyvesinde ise %75-85 dolayında şeker bulunur. Alkol üretiminde kullanılan üzümdeki şeker oranının % 20-25 dolayında olduğu dikkate alındığında, hurmanın daha avantajlı olduğu görülür. Nitekim, halen Libya’da hurmadan önemli miktarda alkol üretilmektedir. Hurma mineral madde ve vitamin bakımından da oldukça zengindir. Mineral maddelerden, sodyum, kalsiyum, magnezyum, demir, kükürt, fosfor, ve klor içerir. Vitamin olarak da A ,betakaroten,B1 ,B2,B3, ve B6 bakımından zengindir. Ayrıca % 1.2- 6.7 tanen içirir. Diğer meyvelerden farklı olarak protein bakımından da zengindir. 100 gr hurmada, ortalama 260 kalori vardır. Bu değer, kayısı ve şeftalide 52, muzda 97, ve portakalda 48’dir. Bedevilerin çölün kavurucu güneşine rağmen, cilt kanserine tutulmadıkları dikkate alınarak yapılan araştırmalarda, hurmada kanseri önleyici bir madde bulunduğu anlaşılmıştır. Kuranın Meryem suresinde (23-26)da hurmanın besi değerine dikkat çekilmektedir. Meryem suresinde: ‘Derken doğum sancısı onu bir hurma ağacının altına sürükledi.’‘ bir ses ona seslendi: Hüzne kapılma, Rabbin senin alt (yan)ında bir ark kılmıştır.’ Hurma dalını kendine doğru salla, üzerine henüz oluşmuş taze hurma dökülüversin.’ “Artık , ye, iç, gözün aydın olsun. ”Bazı kimselere göre, hurmanın doğumla ilgili faydalarının yakın tarihlerde tespit edilmesine karşın, Kuranda 1400yıl önce Allah’ın Hz. Meryem’e hamilelik döneminde hurma ile beslenmesini vahyettiği ifade edilmektedir. Son zamanlarda yapılan araştırmalarda, hurmada oksitosin isimli bir madde bulunduğu öğrenilmiştir. Oksitosin, doğum öncesi beyinde salgılanan ve doğum sancısını başlatan bir hormondur. Ayrıca, bu hormon yeni doğmuş bebeğin beslenmesi için anne sütünün salgılanmasını da sağlamaktadır. Bu maddenin modern tıpta kullanıldığı ifade edilmektedir. Hurma , içeriğindeki bol şeker nedeniyle insana enerji ve güç verir. Üstelik, hurmadaki şeker, kan şekerini hızla yükselten glikoz değil, vücutta kolay parçalanıp kullanılabilen fruktoz türündendir. Bilindiği gibi, çabucak enerji verdiği için, oruç açılırken, uzun süre açlık ve susuzluk sonucu doğan şeker ihtiyacının karşılanması için de eskiden beri hurma tercih edilmektedir. Hurma, çok zengin içeriği nedeniyle, zihni ve bedeni gelişmeye yardımcı olur. Kansere karşı vücudu korur. Soğuk algınlığı, bronşit, boğaz ağrısı ve kemik hastalıklarında faydalı etki yaptığı kabul edilir. Enfeksiyonlara karşı vücudun direncini artırır. Kemik ve dişlerin güçlenmesini sağlar. Bilim adamlarına göre, günde 3-4 hurma yenilmesi, vücudun demir ve magnezyum ihtiyacını karşılayabilmektedir. Berkeley Üniversitesinde yapılan araştırmalarda hurmanın stres ve gerginliği giderici etkiye sahip olduğu ve bunun da bileşimindeki magnezyum ve B6 vitamininden kaynaklandığı ifade edilmektedir. Özetle belirtmek gerekirse, halen hatalı bir şekilde gelişi güzel her yerde, yol ve kaldırımlara süs ağacı olarak dikilmekte olan hurma ağacı aslında, hem besleyici hem de şifalı bir meyve türüdür. Hurma;
• Protein içerir.
• Protein, yağ ve karbonhidrat (üçünü bir arada) içeren tek meyvedir.
• Vücudun yaşlanma belirtilerini azaltır.
• Saf hurma cildi besler, hamilelik ve güneş lekelerini yok eder.
• İçerdiği demir sayesinde, kansızlığa iyi gelir.
• B1, B2 vitaminlerinin bir arada bulunmasından dolayı karaciğeri kuvvetlendirir.
• Boğaz ağrısına, öksürüğe iyi gelir.
• Kansere ve kalp damar hastalıklarına karşı koruyucudur.
• İçerdiği bol fosfor ve kalsiyum ile kemik hastalıklarına karşı koruyucu özellik taşır.