Attığım her adım benden uzakta
Bastığım her yerde yokmuşum meğer
Çırpınırken ben denilen tuzakta
Ben bana saplanan okmuşum meğer
Aklım kumsal iken, ben toz paresi
Çıktıkça yükseğe alçalır oldum
Düşündüm derdimin nedir çaresi
Susarak konuşmak, sonunda buldum
Esrarlı vuslata bir adım kala
Hasretin vecdiyle, ben kement attım
Deryada boğulmak ne güzel bela
Battıkça kurtuldum, çıktıkça battım
Görünmez cevheri buldum diyerek
Körlüğü kör ettim, deli bir taşla
Bilmeyi bilmeden, bildim diyerek
Boşluğu doldurdum, dolu bir boşla
Nasılların sebebini sorarken
Sualimi cevapladım ‘niçin’de
Çokluğumda yokluğumu ararken
Yalnız kaldım yığınların içinde
Satır satır böldü beni heceler
Her kırkımı, kırka yardım savuştum
Boşluğumu kucakladı geceler
Sessizlikte, gürültüyle boğuştum
Var’da yoku, haykırırken her seda
Aklım ki, aklımı başımdan aldı
O’na gidiyorum, bana elveda
Sonsuz olan sona, bir nefes kaldı.
Uğur Işılak