Çiçeklerin Dili ve Renklerin Anlamı

İnsanlar nasıl dilleri yardımıyla birbirleri ile konuşurlarsa, çiçeklerde renkleri ile kainatla konuşurlar. İnsanlarda çiçeklerin bu özelliğini kullanarak çoğu zaman birbirlerine söylemek istedikleri şeyi çiçekleri ve renklerini kullanarak yapmışlardır. Bir insan parmağını bile oynatmadan, çiçeklerle tartışabilir, onları azarlayabilir. Çiçekler yardımıyla dostluk, aşk, nezaket mektupları ve haber bile gönderebilir. Çiçekler ve renkleri uluslararası bir dil haline gelmiştir. 
 
ÇİÇEKLERİN DİLİ
 
Beyaz Gül:Masumiyet, Kırmızı Gül:Aşk, Pembe Gül:Gönlüm Sende, Sarı Gül:Sıcak Sevgi, Beyaz Lale:Saflık-Temizlik, Kırmızı Lale:Seni Seviyorum, Pembe Lale:Anlayış,  Sarı Lale:Gerginlik, Beyaz Karanfil:Temizlik-Saflık, Kırmızı Karanfil:Sevgi, Sarı Karanfil:Hüzün, Pembe Karanfil:İçtenlik, Margarite:Bolluk-Sıhhat,  Menekşe:Alçak Gönüllü,  İris:Hatıra-Zerafet, Kamelya:Mağrur, Anemon:Gençlik, Lilyum:Güven, Gerbera:İyimser, Beyaz Glayör:Dostluk, Kırmızı Glayör:İstek,  Pembe Glayör:Zerafet, Sarı Glayör:Kıskançlık, Mor Glayör:İnanç, Frezya:Suçsuzluk, Beyaz Krizantem:Sadakat,  Kırmızı Krizantem:Sessiz İstek, Sarı Krizantem:Karşılıksız Sevgi, Mor Krizantem:Burukluk, Orkide:Mağrur-Gururlu, Sterliçya:Sıcak Sevgi, Mersedes Gül:Melankoli, Ağlayan Gelin:İsyan, Altın Kadeh:Umut, Nilüfer:Gelecek Yenileme, Fulya:Unutma, Cipsofilya:Masumluk.

Devamını Oku

Değerli Taşlardan Yakut ve Özellikleri

Yakut güzellik ve estetik açısından en değerli taşlardan biridir. Yakut Hindistan’ da taşların efendisi olarak bilinir. Yakut elmastan sonra gelen en değerli sert taştır. Yakutun erime noktası 2050 °C dir. Yakut kırmızıdır ama kırmızının çeşitli tonlarında da renk alabilmektedir. Yakuta kırmızı rengini veren ise yakutun içindeki krom elementidir. Yakut, ilk defa yapılan lazerde kullanılmıştır. Yakutla lazer yapımı çok kolay olmamıştır. Doğal olmayan yakutlar da yapmak mümkün bulunmaktadır. Sentetik olarak yapılan yakutlar ucuza mal olmaktadır. Yakutun sertliği 9.0’dır.Bütün doğal taşlar içinde en sert olanı elmastır. Yakut kişilere özgürlük hissi verir ve insanda canlanma etkisi yaratır. Cesaret, liderlik, mutluluk vb. güzel duyguların açığa çıkmasını sağlar. Yakutun koç, yengeç, aslan, akrep, yay ve oğlak burçlarına sahip kişilere iyi geldiği bilinmektedir. Yakut kan dolaşımını pozitif yönde iyi eder. Yakut taşıyan kişiye cesaret ve özgüven verir. Kırmızı rengi rengin içindeki enerjiyi taşıyana yansıtır. Yakut olumsuz duyguları bertaraf eder. Yakutun ismini telafuz etmek de kişiye enerji verir. Yakut gösterişsiz bir taştır. Yakut kesildiği zaman elmas kadar göz alıcı olabilmektedir. Yakut birçok takıda değerli taş olarak kullanılır. Yakutun kırmızı renginin verdiği enerji vücut direncini artırarak, bağışıklık sistemini güçlendirir. Yakut taşı şifalı taşlar arasından çok sevilen bir taştır. Yakut kadınlara çok yakışır ve estetik açıdan da çok önemli bir taştır.

Yılmaz Güney Arkadaş İsimli Şiiri

Olmasın o ta içten
Gülen gözlerde yaş
Bir gün gelip ayrılsak da
Seninle arkadaş
Bir kıvılcım düşer önce
Büyür yavaş yavaş
Bir bakarsın volkan olmuş
Yanmışsın arkadaş
Dolduramaz boşluğunu
Ne ana ne kardaş
Bu en güzel bu en sıcak
Duygudur arkadaş

Devamını Oku

Mevlana Celaleddin-i Rumi Hayat Hikayesi

Mevlana 30 Eylül 1207 yılında bugün Afganistan sınırları içerisinde yer alan Horasan yöresinde, Belh şehrinde doğmuştur. Mevlâna’nın babası Belh şehrinin ileri gelenlerinden olup sağlığında “Bilginlerin Sultanı” ünvanını almış olan Hüseyin Hatibî oğlu Bahaeddin Veled’dir. Annesi ise Belh Emiri Rükneddin’in kızı Mümine Hatun’dur. Sultanü’l-Ulema Bahaeddin Veled, bazı siyasi olaylar ve yaklaşmakta olan Moğol istilası nedeniyle Belh’ten ayrılmak zorunda kalmıştır. Devamını Oku

Muhteşem Yüzyıl Kanuni, Yavuz ve Hürrem Sultan

YAVUZ SULTAN SELİM (1470-1520)
Yavuz Sultan Selim, 10 Ekim 1470 günü doğdu. Babası Sultan İkinci Bayezid, annesi Gülbahar Hatun‘dur. Gülbahar Hatun Dulkadiroğulları beyliğindendir. Yavuz Sultan Selim, uzun boylu, geniş omuzlu, kalın kemikli, omuzlarının arası geniş, yuvarlak başlı, kırmızı yüzlü, uzun bıyıklı ve yiğit bir padişahtı. Sert tabiatlı ve cesurdu. Kuvvetli bir ilim tahsili yapmıştı.
Babası Sultan İkinci Bayezid, padişah olduktan sonra, askeri sevk ve devlet idareciliğini öğrenmesi için, Şehzade Selim’i Trabzon Sancağı‘na tayin etti. Şehzade Selim, Trabzon’da devlet işlerinin yanında, ilimle uğraşır ve büyük alim Mevlana Abdülhalim Efendi‘nin derslerini takip ederdi. Devamını Oku